Çocukların İnatlaşmasıyla Nasıl Başedebiliriz?
Bütün iyi niyetimiz sabrımıza rağmen çocuklara bir şey yaptırmak bazen bizi çileden çıkarabilir. Kendimizi defalarca aynı şey için uyarıp, sonrada bağırırken buluveririz.Bir özel eğitim öğretmeni olarak bana danışan anne babaların en sık yakınmalarından birinin çocuklarıyla inatlaşmadan bağırıp çağırmadan istediklerini nasıl yaptırabileceklerini bilememeleri olduğunu gözlemledim. Bu nedenle bu hafta ki yazımda size bu konuda bazı işinize yarayabileceğini düşündüğüm önerilerim olacak.
İsteklerinizi belirtirken açık ve net ifadeler kullanın
Anne babalar çoğu kez bir şeyi doğrudan söylemek yerine, çocuklara ne yapmalarını istediklerini belirten ipuçları kullanırlar. ‘’ keşke … yapsaydın ne iyi olurdu, ….. yapmanı gerçekten çok isterdim ‘’ gibi ifadeler çocuklar için açık net ve kesin ifadeler değildir, yapmasan da olur anlamına gelebilir. Anne babalar taleplerini açık net ve kesin olarak ifade etmelidir. ‘Kitaplarını toplasan ne iyi olurdu’ yerine, ‘kitaplarını çantana yerleştir’ daha net bir ifadededir
Bazen çocuklar aynı sözcükleri farklı yorumlayabilir. Örn ‘’odanı topla ‘’ çocuk için ‘’her şeyi dolabının içine tık’’ anlamına gelebilir. Çocuk odasındaki bütün eşyaları dolabına tıkar. Açık bir ifadeyle ‘’kitaplarını kitaplığa, elbiselerini dolaba ve oyuncaklarını kutusuna koy’’ daha net ve yanlış yorumlamasına fırsat vermeyen bir ifadedir.Olumlu cümlelerle, sorumluluklarını yerine getirdikten sonra belli ayrıcalıkları yapabileceğini söyleyin
Olumsuz cümleler Ör. ‘ödevini yapmadan televizyon izleyemezsin, odanı toplamdan dışarı çıkamazsın’’ yerine ‘’Ödevini bitirdikten sonra tv izleyebilirsin’’, ‘’Odanı topladıktan sonra dışarı çıkabilirsin’’ gibi olumlu cümleler kurmak işbirliğini artırır.
Defalarca aynı şeyi söylediğiniz halde çocuğunuz sanki sizi duymuyor mu?
Söylenmek, sürekli ders vermek, uzun tartışmalar yapmak, uzun açıklamalarda bulunmak ‘’ebeveyn sağırlığına’’ neden olur. Anne baba söylenmeye başladığı anda, işitme duygusunu kapatıp dinler gibi görünür, söylenmenizin bitmesini bekler. Çocuklar sizin söylediğinizi onaylar gibi görünür ‘tamam’ der ancak sizin yapmasını istemediğiniz davranışı yapmaya devam eder.Örn: ‘‘Yine tv mu seyrediyorsun, dersinin başında değilsin, ne zaman sorumluluklarını öğreneceksin, hep benim hatırlatmama mı gerekiyor, ödevini yapmadan tv izlemek yok demiştim, çabuk tv kapak ödevinin başına geç …..’’gibi uzun cümleler yerine kısa net ‘’önce ödev, sonra tv seyret’’ demek daha doğru olur.
Suçlamalardan arındırılmış, kısa açık ve net ifadeler kullanın
Anne babalar bir konuyu onaylamadıklarında açık ve net ifadeler yerine imada bulunarak, yorum yaparak, alay ederek dolaylı yollarla anlatırlar. Böyle ifadeler kavgaya davetiye çıkarır ancak isteklerimizi yaptırmamızı sağlamaz. Örn. Bütün gün temizlik yapmışsınız yorulmuşsunuz 14 yaşındaki oğlunuz odasında sehpanın üzerini darmadağın bırakmış bilgisayarda oyun oynuyor. ‘böyle bir çocuğu hak etmek için ne yaptım, saatlerdir evi toplamaya çalışıyorum, ne kadar düşüncesizsiniz,……….’ Diye söylenip bir yandan da çocuğun odasını toplarsanız, çocuğun sizi anlamasını bekleyip odasını toplamaya başlayacağını umarsanız yanılır, yerinden bile kıpırdamadığını görür daha da öfkelenirsiniz. Sürekli söylenen annelere karşı çocuklarda sağırlık gelişir, ‘’annem yine dırdıra başladı, nasıl olsa söylense de annem sonunda toplar’’ diye düşünür, sizi dinlemez. Bunun yerine kısa ve net ifade ile ‘’ beni 1 dk dinlemen gerekiyor, oyunun bitince odanı toplamadan çıkma ‘‘ demek daha doğrudur.
Çocuğa cevabını veremeyeceği sorular sormayın?
- Bunu sana kaç kez söylemen gerekiyor?
- Neyin var senin, neden yaramazlık yapıyorsun?
- Kardeşini neden ağlatıyorsun?
- Bu durumdan sen memnun musun?
- Bu sorunu farklı şekilde nasıl çözebilirdin?