GELECEĞİ İNŞA ETMEK, GEÇMİŞİ TEKRARLAMAMAKLA MÜMKÜNDÜR
Antakya, tarih boyunca birçok zorlukla karşılaştı. Ancak bugün, belki de en kritik eşiklerden birindeyiz. Şehir, yeniden ayağa kalkma sürecinde önemli adımlar atarken, bu sürecin başarıya ulaşması büyük oranda yerel yönetimlerin iradesine, vizyonuna ve sorumluluk anlayışına bağlıdır.
Geçmişte, kişisel hesaplar, popülist yaklaşımlar ve denetimsizlik nedeniyle yaşanan kayıplar, sadece fiziksel değil; sosyal, kültürel ve ekonomik anlamda da derin yaralar açtı. Bu hataların tekrarına tahammülümüz yok. Bugün görevde olan yöneticilerin, bu tarihi sorumluluğu omuzladıklarının farkında olmaları şart.
Planlamadan denetime, imardan sosyal hizmetlere kadar atılacak her adım, sadece bugünün değil, gelecekte yaşayacak nesillerin kaderini belirleyecek. O nedenle, yerel yönetimler günü kurtaran değil; yıllara yayılan, sağlam, şeffaf ve halkla iç içe projelere yönelmelidir.
Kişisel çıkarlar, dar grup hesapları ya da günübirlik siyasi kaygılarla hareket eden anlayışlar artık bu şehirde yer bulmamalıdır. Antakya, ikinci bir ihmali, ikinci bir sorumsuzluğu kaldıramaz. Unutulmasın; kentleri kaderine değil, yöneticilerinin kararlarına terk ederiz. Ya sorumlulukla geleceği inşa ederiz ya da suskunluğumuzla geçmişin hatalarını tekrar ederiz.
Antakya İçin Sorumluluğumuzu Unutmayalım!
Geleceği şekillendirecek olan sizlersiniz; sorumluluğunuzu unutmayın.
Her karar, şehrimizin kaderine yön verir; bunu akıldan çıkarmayın.
Antakya’yı yaşatmak, görev değil, onurdur.
Kişisel hesaplar değil, halka hizmet öncelik olmalıdır.