Bugünkü Sİ-YA-SET…

Bugünkü Sİ-YA-SET…

ABONE OL
23 Mayıs 2022 09:36
Bugünkü Sİ-YA-SET…
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Değerli arkadaşlarım, izninizle bugün siyaset ile ilgili okuduğum bir kitaptan, çok ilgimi çeken bir bölümü aktarayım sizlere.

İkinci dünya savaşından sonra sosyal bilimcilerin beynini bir soru kemiriyormuş.

Kant, Hegel gibi büyük filozofların, Einstein gibi bilimci, Goethe gibi büyük yazarları, Wagner gibi büyük bestecileri çıkarmış bir Alman toplumu, nasıl olur da Hitler gibi bir delinin peşinden gitmiş. Üstelik 20 milyondan fazla insanın ölmesine neden olduğu bilindiği halde?

Hitler, mühendis kafalı olmalarıyla ünlü Almanlara ne yapmıştı? Onların mantıklarını nasıl devre dışı bırakmıştı?

Sorunun özü şuydu: Acaba, mantıklı insanların mantıksız davranmalarına sebep neydi?

Uzun süren araştırmalarla cevabın bazı parçaları bulundu. En önemli kavram ‘R’ kompleks denilen olguydu.

Almanların beyninde R-kompleks denilen bölge baskın hale getirilmişti.

R-kompleks, sürünen beyin bölgesi demektir. Her beyinde bulunur. R kompleks ile yönetmek, kitlelerin beynindeki ilkel iç güdüleri aktive ederek, mantıksal düşünmeyi baskılamak demektir. Peki bu tip liderlerin metodu neydi?

Araştırmalara göre bir insanın beynini R kompleks seviyesine indirmenin en iyi yolu onu bir gruba dahil etmekti. İnsanları biz ve onlar diye, ayırmaktı.

İç bağları sıkı bir grup içindeki

Kişi, akıl ihalesi yoluyla mantık kullanmaktan vazgeçiyordu.

Bu amaçla kullanılan 2.Yol ise

Kitleleri korku kültüründe, modunda yaşatmaktı.

Ve tabi bu siyasi stratejide 3-D çok önemliydi.1.Düşman göster,2.dayanışma duygusunu kışkırt,3.düşündürme. Sürekli çatışma çıkar ki, taraftarların düşünmesin. İçgüdülerine hitap et. Peki, bu R’ kompleksli kişilerde ne buluyorlardı?

En önemli açıklamalardan biri,

Özdeşlik kurma psikolojisiyle

Kendi hayatlarında yenik, ezik kompleksli kişiler bu otoriteyi temsil edenler üzerinden, kendilerini ezen patronlardan,

Kocalarından üst sınıf temsilcilerden intikamlarını alıyorlardı. R- komplekse hitap eden liderlerin sırrı Kendisini bir “İntikamcı” olarak sunmalarıydı.

Onlar hep kaybedenlere oynayarak kazanıyorlardı!

Peki bunun bizimle ilgisi ne şimdi diyeceksiniz…!

Burada benzetme yapacak olursak, günümüz itibaren

Bizim ülkemiz üzerinde dönen dolapların bu dolapları sinsice döndürenlerin ve içinde gizlenenlerin hangi mantıkla ve strateji il hareket ettiklerini net anlarız… Ne yazık ki,90 yıldır,

bin bir hileler mizansenlerle ele geçirilmiş bir siyasi partiyi yönetmeye aday olmuş, koltuğa filmleler ve kasetlerle oturmuş, sözde, ezilen halkın sözcüsü, savunucusu olmuş ve bir de ülkeyi kalkındırma muasır medeniyetler seviyesine getirme gibi, misyon üstlenmişler Ancak ne hikmetse, bunların alayı, ensesi kalın bir eli yağda bir eli balda, entel dantel sözde aydın elit, tuttuğu elinde kalan tırı, vırı kitlenin kaymak yemişi

Şimdi meydanlara çıkmışlar!!!

Uğruna her gün şehitler verdiğimiz ülkemizin kanını emen, ciğerini delen, altını üstüne getirip tüm değerlerini yok etmeye ant içmiş kitlelere meydan açarak avazları çıktığı kadar bağıra bağıra attıkları naraları miting alanlarında kulakları delercesine yüce milletime şehit analarına, babalarına gözünü elini, ayağını kaybetmiş gazilere dinletmekten, utanmadıklarını aleni tescil etmişlerdir. Ne yazık ki, kadar seviyesizin bir araya gelip korkmadan şuursuzca hadsizce, meydan okuması ortada fink atması özgürlüğün kontrolden çıktığı anlamına da gelmiştir. Vicdanlar yara almıştır.

Bunlar iradesi ipotek edilmiş ifadeleri kiralık, üslubu bozuk siyasi ahlaktan, etikten milli ve manevi değerlerden uzak olup ehliyeti liyakati vatan bayrak sevgisi ve akli durumları araştırma konusu olmalı diye düşünüyor duygu ve düşüncelerimi acizane yüce milletimin takdirlerine sunuyorum. Çok üzgünüm.

Saygı ve muhabbetle

En az 10 karakter gerekli