0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Yeni tip koronavirüsü (Kovid-19) yenip görevlerine dönen Hatay Devlet Hastanesi Başhekimi Dr.Mahmut Bayrakçıoğlu, yaşadığı zorlu süreci anlattı, tavsiyelerde bulundu.
Başhekim Bayrakçıoğlu, yüksek ateş şikayeti üzerine yaptırdığı Kovid-19 testinin pozitif çıkmasıyla tedavi sürecine önce evde başladığını söyledi.
Hastalığın 10’uncu gününde ateşinin artması üzerine tedavisine doktorların tavsiyesiyle hastanede devam edildiğini belirten Hatay Devlet Hastanesi Başhekimi Dr.Mahmut Bayrakçıoğlu, “Bunun üzerine hastanede de 5 gün olmak üzere 15 günlük bir tedavi süreci geçirdim. Genel anlamda hastalığım çok ağır seyretmedi ama verilen tüm tedavilere zamanında başladım, benim avantajım o oldu.” dedi.
Bayrakçıoğlu, hastalık süresi boyunca hareketsiz kalmaya dikkat ettiğini, bunun da iyileşme sürecine olumlu etkisi olduğunu dile getirdi.
Kovid-19 salgınının başından bu yana görevi gereği gece gündüz hastanede bulunduğunu aktaran Bayrakçıoğlu, hastalarla içi içe olmanın kendisindeki viral yükü arttırdığını kaydetti.
DİRENCİMİZİ YÜKSEK TUTMALIYIZ
Tedbirleri almasına rağmen hastalığa yakalandığını aktaran Bayrakçıoğlu, “Hastanemizde hastalarımızın durumlarını görüyoruz ancak bu hastalığa yakalanınca nasıl bir tabloyla karşılaşacağımızı tahmin edemedik çünkü hastalık her kişide farklı seyredebiliyor. İlk etapta psikolojimiz etkilenmedi dersek yanlış olur, etkilendi ama immün direnci kuvvetli tutacak tüm tavsiyelere uydum. Tedavileri zamanında eksiksiz yaptım. Hareketsizlik, tamamen istirahat, lavabo dışında yataktan kalkmama olayını istisnasız uyguladım. Bunların immün direncimizi yüksek tutarak tedavide başarılı olduğunu düşünüyorum.” diye konuştu.
HASTALIK GELMEDEN SAĞLIĞIN KIYMETİNİ İYİ BİLMEK GEREKİYOR
Bayrakçıoğlu, tedbirin elden bırakılmaması gerektiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
“Hemen yorulmalar oluyor o dönemde, bunlarla karşılaşınca insan nefes almanın ne kadar kıymetli olduğunu da daha iyi anlıyor. ‘Ya geçmezse’ diye düşündüğüm hadiseler var çünkü kaybettiğimiz sağlık personeli var, benden daha genç yaşta kaybettiğimiz sağlık çalışanlarımız oldu. Doktor arkadaşlarımızı kaybettik, onların içerisinde daha önce herhangi bir rahatsızlığı olmayanlar da vardı. Bunlar insanın aklına gelebiliyor o yüzden ‘bunlar da düşünülmedi’ denirse yanlış olur. Bunları da düşündüm fakat moralimi yüksek tutmaya çalıştım. ‘Ben hasta olmam, sağlıklıyım, gencim’ denilmeksizin tedbirin elden bırakılmaması gerekiyor. Hastalık gelmeden sağlığın kıymetini iyi bilmek gerekiyor.”