Türkiye’nin Milli Mücadelede “En Güney Cephesini” Yayladağı tarihinin en kapsamlı ve “ilk” çalışması olan, çeşitli üniversitelerden Tarih Profesörlerinin de katıldığı “Yayladağı Tarih ve Kültür Sempozyumu” Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.

Programa Hatay Vali Yardımcısı Aydın Tetikoğlu, Yayladağı Kaymakamı Ömer Faruk Gökçe, AK Parti İl Başkanı Adem Yeşildal, Yayladağı Belediye Başkanı Mehmet Yalçın, Antakya Belediye Başkanı İzzettin Yılmaz, AK Parti Yayladağı İlçe Başkanı Doğan Gürlen, İl Jandarma Komutanı Albay Emrullah Büyük, Hatay Esnaf ve Sanatkarları

Odaları Birliği Başkanı Abdulkadir Teksöz, Payas Belediye Başkanı Bekir Altan, Reyhanlı Belediye Başkanı Mehmet Hacıoğlu, Kurum amirleri ile çok sayıda davetli katıldı. 3 oturum olarak gerçekleştirilen programda Prof. Dr. Ali Arslan öncülüğünde gerçekleştirilen “Milli Mücadele’nin En Güney Cephesi: Yayladağı” kitabı görkemli bir şekilde tanıtıldı.

TETİKOĞLU: HATAY ÇOK ÖNEMLİ KONUMDA

Hatay Vali Yardımcısı Aydın Tetikoğlu; “Hocalarımız tez konusu araştırmasında bilinen medyatik çalışmalar yapmış, ama kendi yakın geçmişiyle ilgili çalışma yapmamış. Hatay’ın jeopolitik konumu, coğrafi konumu itibariyle o tarihe baktığımızda anavatana katıldığını ve ne kadar önemli bir il olduğunu görebiliyoruz.” Dedi.

YALÇIN: BU SEMPOZYUM BÜYÜK BİR ADIM OLDU

Yayladağı Belediye Başkanı Mehmet Yalçın; “Bizlerde Yayladağı Belediyesi olarak bu çalışmayı yapmadan önce hep aklımızda gerçek anlamda yakın tarihimiz milli mücadele hakkında eksik bilgilerle ifade etmek durumunda kalıyoruz. Bu sempozyum eksik kalan boşlukları doldurmak için büyük bir adım oldu. Antakya’nın işgalinden ortalama 3 yıl sonra işgal edilmiştir. “1918 yılında Kudüs, Şam, Halep, Antakya ve Antep’i işgal eden İngilizler, Yayladağı’nı İşgal edememişlerdir.

İngilizlerin 1 Kasım 1919’dan itibaren Hatay dâhil olmak üzere bu bölgeleri Fransızlara devretmelerine rağmen Yayladağı’nı Fransızlar 2.5 yıl işgal edememiştir. Bunun sebebi o zaman ordu denilen Yayladağı’nda faaliyet gösteren Kuvay-i Milliye ve onun kurduğu idari yapıydı. Fransızlar ancak 22 Temmuz 1921 tarihinde Yayladağı’nı işgal edebilmişlerdir. Yayladağı insanlık tarihinin başladığı coğrafyada Antakya ile Şam, Kudüs arasındaki zorlu ama en kestirme yol üzerinde olup bundan dolayı tarihi de çok eskilere dayanmaktadır” ifadelerini kullandı.

Sempozyum milli mücadelenin en güneyindeki cephenin Yayladağı olduğu ilmi olarak tescil edilen isim oldu.
Program, katılımcılara kitap takdimi ile sona erdi.

Haber: Hikmet OTUZBİR